Reklam
  • Reklam
  • Reklam
Aguş Ailesi ve konakları
Reklam
Teres Rodopi

Teres Rodopi

Pomak Tarih Araştırmaları

Aguş Ailesi ve konakları

30 Mart 2020 - 02:24 - Güncelleme: 30 Mart 2020 - 21:48

Smolyan bölgesinin Ege'ye yakınlığı ve burayla olan siyasal ve bölgesel bütünlüğü, genelde izole olan bu bölgenin iktisadi hayatının yanı sıra mimarisini de etkilemiştir.

Özellikle XVIII. yüzyıldan başlayarak bölgede yaşayan soyluların konakları Ege bölgesindekilerle bir bütünlük arzeder.

Konakların, Rodop dağlarında ki mimari geleneğin en ilginç örnekleri arasında yer aldığı bir gerçek.
Anadolu'dan Saray-Bosna'ya kadan uzanan Osmanlı mimarisinin etki alanında kalınsada tarihi kayıtlar için anonim kalan yerli Rodop'lu ustaların sivil mimariye kendi yorumlarını kattıkları kuşkusuzdur.

Dolayısıyla, Rodoplar’da değişik ve zengin konak binalarının en iyi örnekleri arasında Aguş konağı en güzel örneklerden biridir.
Aguş ailesi Rodoplar’da bir çok önemli yapılar inşa ettirmişlerdir.
Aguş'un babası olan Hacı Osman tarafından konağının ilk yapısı Raykova semtinde XVIII. yüzyılın sonunda inşaa edilmiş ve bugün bütünüyle korunamamış olan bir konak topluluğunun parçası haline gelmiştir.

Ailenin büyümesiyle bu yapı ihtiyaçlarını karşılayamaz hale gelince Mogilitsa köyünde ( Eski adı Tozburun ) yeni bir konak ve Çereşovo köyünde iki çiftlik binası inşaa edilmiştir.

Çereşovo köyündeki binanın, bugün sadece temelleri korunabilmiştir ne yazık ki.

1810 - 1842 yılları arasında inşa edilen Mogilitsa köyündeki konağın muhafaza edilmiş olması sevindiricidir.
Aguş ailesinin üç oğlu olduğu için konağın kompleks yapısı üç ayrı bahçeye denk gelen üç teraslı yamaç üzerine konumlandırılmıştır.
68 odanın yanında 221 pencere, 86 kapı, 24 baca ve yapının iç tuvaletleri bulunmaktadır.
19.uncu yüzyılın başlarında Avrupa’da dahi iç tuvaletlerin çok az rastlandığı bir dönemde konağın mimari düzeyinin ne kadar üst seviyede yapıldığının göstergesidir.
Sultanın ordusunda deniz subaylığı yapmış olan Salimehmet Aguşoğlu'nun bu kulenin bir deniz fenerine benzemesini istemiş olduğu düşünülmektedir.
Kule ve dinlenme odası duvarlarının üzerindeki süslemeler belli bir şekilde barak etkisi taşır.

Bu muazzam kültürel ve mimari eser uzun yıllar ziyaretçilerin dikkatini çekmiş ve fevkalade ilginç bir çekim merkezi olmuştur.

1964 yılında konak milli öneme sahip anıt ilan edilmiştir.
Aguş ailesi 6 binden fazla kitap içeren dönemin en büyük özel kütüphanesini kurmuş.
Bu kütüphane’ye ait Osmanlıca , Arapça ve Farsça içerikli kitaplar günümüzde Sofya ve Filibe milli kütüphanelerinde bulunmakta.

    Aguş ailesi Rodoplarda çok önemli bir yeri vardır.
Tarih boyunca hep önemli görevlere getirilen aile üyeleri 1974 yılına gelindiğinde ne yazık ki dönemin rejimi tarafından Rusçuk köylerine sürgün edilir.

KAYNAK SAYFA 

Bu yazı 2396 defa okunmuştur .